Keyfiyet faktörü

bir ülke için en temel gelir kalemi kendisine vatandaşlık bagı ile baglı olan vatandaşlarının elde ettigi gelirlerin daha önceden resmi gazetede yayımlanmış olan oranlarda olmak üzere dolaylı ve dolaysız yollardan alınan vergiler oluşturmaktadır.
bir ülkenin yegane gelir kalemi vergi oluştururken vergiyi doguran olayın gerçekleşmesini gerçekleştirecek yegane kişi bir firmanın sahibi olan gerçek kişi ya da şirketlerin müdürüdür.bu kişileirn yatırım ve temek ihtiyacları için yapacagı mal ve hizmet alımları ve bunların sinerji ile oluşup , imalat suzeginden geçip yeni bir mal oluşturup bu alı halka arz edip elde ettigi gelirden dolayı vergisini verir ve vergiyi bu satış işlemi dogururken burada vergi katma deger vergisidir. katma deger vergisi vergi kalemleri içinde çok önemli sayılmayacak bir paya sahip iken gelir ve kurumlar vergisi ciddi manada gelir kalemlerin içinde itibari büyük bir orana sahiptir.


firmalar brüt kar larına kanunen kabul edilmeyen giderleri ekledikten sonra iligli vergi oranında devlete vergi verirler.bu vergi hesaplamasında muhasebeci ve smmmlerin payı çok fazladır.
hizmet sektorunde faaliyet gosteren firmalar için yapılacak çok bir durum söz konusu değilken imalat yapan firmalar için muhasebecimükellefine istedigi kadarkar ya da zarar çıkarabilir. yapılacak tek eylem satılan malın maliyetini artırmak ya da azaltmaktan gecer bu da üretimi yapılan mamülde kullanılan malzemelerin kullanım oranını ufak bir oynama ile istediginiz tutarı çıkarmanız ile istenilen , muhasebecinin keyfine göre belirlenmiş vergi çıkar.burada muhasebecinin keyfiyet faktoru şu noktada devreye girer, muhasebeci mükellefinin iyi apra kazandıgını bilip fatura kesmiyorsa az bile bu vergi o ona , adama kıllı kessin faturalarını diyip vergiyi makul oranlarda yapar ya da tama ksine ödesin ödesin diyip vergiyi arttırır , diyip vergiyi gerçege yakın bir tutar çıkarırken durumu bu aralar kötü olan mükellef için ise içinden bu adama ben vergi çıkarsam nasıl olsa ödeyemeyecek bari çıkarmayımda cezaya girmesin boşuna faiz ödemesin devlete diyip vergi çıkarmamakla eş faktordur.
çogunlukta stok tutmayan muhasebeciler bu keyfiyet faktoru tavan yapmıştır zira satışlara belirli bir oranda kar oranı koyup al sana maliyet bu, al sana dönem sonu kalan malın bu, al sana karın bu diyip karı kendi belirledigi akr oranına gore oynar. çok vergi çıkarmış ise kar oranını azaltır , az vergi çıkarmışsa kar oranını arttırır ve kendisi devletine hıyanet etmeyecek derecede bir dengede kar çıkarıp mükellefini ödetmeye ikna eder.+abi merhaba
-merhaba
+nasılsın iyisin ?
-sağolasın sen nasılsın
+çok şükür abi , şey bu ayın onyedisinde ödemen var ben ondan aradım seni.
-ne ödemesi daha ayın yirmialtisindekdv ve muhtasar ödedim, ay sonu bagkur ile ssk primlerini yatırdım, ne parasıymış gene bu.
+abi hani vergi levhasıvarya snein dukkanda
-evet
+bak onda matrahsız yazıyorda sen bana gecen sene buna matrahsız yazmayalım bi şeyler yazalım kar çıksın demiştin ya
-evet
+ha işte bak orada bir şeyler yazabilmemiz için snein bunu ödemen lazım.
-diyorsun
+dedim bile abi.
-devletle ortak mı çalışıyorsunuz siz indir şu vergiyi az daha.
+ abi sen asgari ücretli işçi ne kadar gelir vergisi yatırıyor peşin peşin maaşı cebine gelmeden biliyor musun ?
ayda yetmiş milyon , hem o adam asgari ücretli sen patronsun send evergi vermessen kim verecek ben mi ?
-ne zaman bunun son ödeme zamanı ?
+ayın onyedisi
-tamam yolla.
+ iyi günler abi.hal böyle olunca kimse vergi vermek istemiyor

(bkz: itiraf (bkz: yeni başlayanlar içim muhasebe

entelektüel

Edebiyatı sever, şiir dinlemeyi sever, liberal ve politik bir kişidir.

E-posta adresiniz gösterilmeyecek. Gerekli alanlar * ile işaretlidir.

*