Sosyal Güvenlik Açıkları

Türkiyede yıllardır devletin dolayısıyla vatandaşın sırtındaki kambur,sosyal güvenlik açıkları. Bu ülkede hepimizin etrafında 40 yaşında emekli olan tanıdıkları vardır. Hayatının neredeyse yarısından fazlasını emekli geçiren insanların olduğu başka bir ülke olmadığından mütevellit, yapılan sosyal güvenlik reformu köklü değişiklikler getirdi. Karşı çıkanların mezarda emeklilik diye yerdiği bu sosyal güvenlik “açılımına” karşı tez, “beşikte emekliliğe hayır”dı.

Son okuduğum habere göre  SGK(Sosyal Güvenlik Kurumu)’ nun gelir gider dengesi eylül aynda %66 açık verdi. Yani gelirleri giderlerini karşılayamadı. Yapılan köklü reformların meyveleri tabi ki hemen toplanmayacak. bir yandan ise emekliler hakları için (zam için diyelim) açlık grevine başladı.

Bu ülkede devletin az vermesi ve vatandaşın çok istemesi toplumsal huzursuzluğun temelini oluşturmuştur hep. Görünen tabloda emeklilere değil fazla zam yapmak, zam yapmak bile imkansız. Çünkü ortada düz mantık bakıldığında bir gelir yaratılamamış.

Devletin bu konuda politikalarında ise tutarsızlık var. Örneğin, açık veren sosyal güvenlik kurumu, nisan aralık arası işe alınan ve daha önce 3 ay işsiz kalmış birinin 6 ay boyunca ssk işveren payını ödüyor. (bknz. 4447 sy kanuna 5920 sy kanun ile getirilen geçici 9. madde)

sonuç olarak ortada büyüyen bir açık, daha fazlasını isteyen emekliler, ona zam vermeyip yeni işçi işe alınan işverenlere 6 ay kıyak yapan bir devlet, ve yakında bir emekli kitlesine dönüşecek dünyann en genç nüfusu var.

* not, benm babam da emekli, not2 ne emeklilere zam yapılmasına ne de devletin işverenlere kriz zamanlarında destek vermesine karşıyım. sadece hesabını kitabını iyi yapsın devlet, benim doğmamış çocuğumu torunumu şimdiden borçlandırmasın istiyorum.

2 comments

  1. amarat diyor ki:

    60 yaşında emekli olacağım. ailemde 60 yaşını gören insan sayısı az. Ben neden prim ödüyorum anlayabilmiş değilim. Ölüm maaşı alabilmek için değil sanırsam..

    Bir de normalde asgari ücretten prim ödeyenlerin emekli maaşı 250 TL civarı olması gerekirken devlet bu işçiler çalışırken primlerinin asgari ücretten ödenmesine göz yumduğu için asgari ücretten prim ödeyenlerin emekli maaşına destek verip 250 TL’Den 632 TL’ye çıkarıyor.

    Yani bir kişi çalışırken 550 TL civarı para alırken emekli olunca işe gitmeden bu parayı alıyor. Daha sonra da emeklilere para verilmiyor deniliyor. Esasında devlete söylemiş olduğunuz gelirden daha fazlasını devlet siz çalışmadan veriyor ama çalışırken işvereniniz sizin gelirinizi düşük gösterdiği için oluyor bütün bunlar.

    Tabi burada bütün olup bitenden devletin haberi var. Bu yüzden devlette bu düzene bir dur demiyor. Zira işsizliği düşük göstermek adına insanların ssklı bir işte çalışıyor olması lazım. Belkide işsizlik oranları normalden daha düşüktür kim bilir?

    Zira çalışıp ssklı olmayan, ssksı yapılmayan bir sürü kişi var..

E-posta adresiniz gösterilmeyecek. Gerekli alanlar * ile işaretlidir.

*