Entelektuel.com

Öncelikle bütün vatandaşların ben eşit olduğuna inansam dahi devlet baba’nın eşit şekilde davranmadığını biliyorum. Bunu örnekleyecek birçok örnek var. Vatandaş ve halk diye söylenmiş birçok söz var. Halk plajlara indi vatandaş isyanda minvalinde. Şimdi benim vereceğim örnek ise yaşayan değil ölen insanların dahi devlet nazarında eşit olmadığını sizlere gösterecek.

Malumunuz üzere bu ülkede çalışan kişiler muhakkak bir sosyal güvenlik sistemine kayıt olması gerekiyor. Kendinize ait bir işyeriniz var ise Bağ-kur’lu, bir işverenin yanında çalışıyorsanız SSK’lı, patronunuz devlet ise Emekli sandığı üyesi olmak zorundasınız. Şimdi isimleri 4-a, 4-b ve 4-c diye değiştirilip tek bir çatı altında, SGK-Sosyal Güvenlik Kurumu, olsa dahi bu kurumlardan birisine kayıtlı olmanız gerekiyor.

Bu kurumlar arasında çeşitli haksızlıklar var. Buna örnek olarak Bağ-Kur’luların geç emekli olması, daha fazla prim ödemek durumunda kalması, emekli olduğunda ise daha az maaş almak gibi. Bu kurumlardan Bağ-Kur’lular en çok ezileni, Emekli sandığına bağlı memurlar ise en çok ayrıcalığa sahip olanıdır.

Bu kişilerin çalışma hayatı sırasında ve emeklilik sırasında bir ayrıma tabi olmaları ve eşit muamele görmemeleri maalesef bu kişiler öldükten sonra da geçerli. Buna örnek vermek gerekirse SGK’nın vermiş oldukları ölüm parası.

Ölüm maaşı, vefat eden SSK ve Bağ-Kur emeklileri için en yakın Sosyal Güvenlik Merkezine gömme izin kâğıdı ile yakınları müracaat ederlerse, 308 lira olarak ödenir. Dedeniz memur emeklisi ise en az 864 lira olmak üzere bir emekli aylığı tutarında cenaze ödeneği verilir. Cenaze ödeneği, sırasıyla sigortalının eşine, yoksa çocuklarına, o da yoksa ana babasına, o da yoksa kardeşlerine verilir.*

Görmüş olduğunuz üzere bu ülkede memurlara tanınan ayrıcalık öldükten sonra dahi devam etmektedir. Umarım en azından bu saçma uygulama sonlandırılır ve devlet ölene kadar eşit davranmadığı bu kişilere öldükten sonra eşit davranmaya başlar.

* http://alitezel.com