Şükrü KIZILOT isteğe bağlıların durumunu bilmiyor mu?

Şükrü KIZILOT hocamız iyidir hoştur ama bazı durumları abartmakta da üzerine yoktur. Emlak vergileri ile ilgili yazısından sonra şimdi de “Esnaf ve tüccar işi terk edip işçi mi oluyor” başlıklı yazısını yazdı ve sanki ülkede insanlar işyerlerini kapatıp işçi olarak çalışmaya başlıyor gibi gösteriyor. Esasında durum böyle fakat söylemediği ya da bilmediği ya da kendisinin halktan uzak kaldığından mıdır nedir bilinmez olayın söylenmesi gereken bir boyutunu es geçiyor.

Şükrü Hoca ne demiş?

İŞYERLERİ KAPANIYOR MU?

Tabloya baktığımızda, geçen yılın aynı dönemine göre Bağ-Kur’lu sayısının azaldığı göze çarpıyor.

Bağ-Kur’lu sayısının azalması demek, işi terk edip kaydını sildirmesi anlamına geliyor. İşi terk eden esnaf, sanatkâr, tüccar ya da şirket ortağının tamamı boş gezmeyeceğine göre, önemli bir kısmının sigortalı olarak işe girdikleri anlaşılıyor.

Verileri, bu konuda en güvenilir kaynak olması gereken, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun resmi sitesinden aldık.

Bu arada, bir an için “Acaba Sosyal Güvenlik Kurumu’nun resmi verileri mi yanlış?” sorusu da aklımıza geliyor ama “Olur mu öyle şey” diye hemen vazgeçiyoruz.

O zaman geriye kalan alternatif “Esnaf, sanatkâr ve tüccar işi terk edip, işçi mi oluyor?” sorusu oluyor.

Yukarıdaki tabloyu vermiş ve SSK’lı sayısının artıp Bağkurluların azaldığını söylemiş. Öncelikle birkaç noktaya dikkat çekmek lazım. 2009 krizinden dolayı esnaflar işyerlerini kapattı fakat açılan işyeri sayısının kapanan işyerlerinin yerine geçtiğini düşünüyorum. Bunun yanında kriz nedeniyle işverenler işten çıkarmış oldukları işçileri tekrar işe almaya başladı. Esasında o işçilerin birçoğu zaten işyerlerinde çalışmaya devam ediyordu, işverenlerinin kendilerini işten çıkarmak yerine belirli bir süre prim ödemeyip bu sıkıntılı dönemde işçilerinden yardım istemiş ve birçok çalışan bunu kabul etmiştir.

Ayrıca, bu tablonun oluşmasındaki yegâne neden isteğe bağlı sigortalıların 01.10.2008 tarihinden sonra SSK’lı yerine BagKur’lu sayılmış olmalarıdır. Şimdi diyeceksiniz ki burada 2008’den bahsediyorsun ama Şükrü Kızılot Hoca 2009 ile 2010’u karşılaştırmış.

Maalesef isteğe bağlı sigortalıların 01.10.2008 tarihinden itibaren SSK’lı yerine Bağkur’lu olduklarını 01.10.2009 tarihinde öğrendi. İlgili ayın primini ödemek için bankalara giden kendisini isteğe bağlı Ssk’lı sanan esasında bir senedir Bağkura geçmiş kişilere görevliler gidip Bağkur numaranızı alın dedikten sonra insanlar esasında bir senedir Bağkur’lu olduklarını anlamışlardır. Bunun üzerine birçok isteğe bağlı çalışan bu sistemden ( SSK sanıp Bağkurlu oldukları ) çıkıp tanıdıkları birilerinin yanında sanki çalışıyormuş gibi gösterip SSK’lı olmuşlardır.

Buradan çıkan sonuç Bağkurlu sayısının azalıp Ssk’lı sayısının artmasında isteğe bağlıları çıkartırsak acaba bu tablo yine böyle olumsuz bir tablo olacak mıdır? Kaldı ki tablonun yorumlanmasında sadece bir bölüme bakan Şükrü Hoca tabloya insanların iş sahibi olduğunu düşünerek yola çıkıp isteğe balı durumu da göz önünde bulundursaydı sanki yazı ülke ekonomisini daha farklı bir konuma sokmuş olacaktı.

Bu yüzden Şükrü Hoca’nın bazı yazılarında var olan abartıyı ve olaya tek bir açıdan baktığının farkında olarak yazılarını okuyun.

Not: Bu isteğe bağlıların durumunu 15 Ocak 2010 tarihinde zaten blogumuza yazmışız. http://entelektuel.com/istege-bagli-sigortalilarin-dikkatine/

entelektüel

Edebiyatı sever, şiir dinlemeyi sever, liberal ve politik bir kişidir.

E-posta adresiniz gösterilmeyecek. Gerekli alanlar * ile işaretlidir.

*